SEKTÖREL ÖNCELİKLER

İklim Değişikliği

string(2) "39"

İklim sistemi, şüpheye yer vermeyecek şekilde ısınmıştır. Atmosfer ve okyanuslar ısınmıştır, kar ve buzların miktarı azalmıştır, deniz seviyesi yükselmiştir ve atmosferdeki sera gazı seviyeleri artmıştır. Yirminci yüzyılın ortalarından sonra yaşanan ısınmada, insan etkisinin en büyük ihtimal olduğu uluslararası değerlendirme raporlarında yer almaktadır. Çimento sektörü, küresel ısınmayı sınırlamak amacıyla ülkemizin de imzaladığı/taraf olduğu uluslararası iklim değişikliği anlaşmalarına ilişkin gelişmeleri takip etmektedir;

•    Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi

•    Kyoto Protokolü

•    Paris Anlaşması

AB Yeşil Mutabakat kapsamında aşağıdaki AB mevzuatını yakından takip etmekteyiz: •    AB 55’e Uyum Paketi •    AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) Revizyonu •    AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması Ulusal bazda aşağıdaki çalışmaları takip etmekteyiz:

•    Ulusal İklim Değişikliği Kanunu Taslağı

•    Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi Taslağı

•    Türkiye’nin Yeşil Mutabakat Eylem Planı

 

Sera Gazı Raporlamaları

Sera gazı emisyon raporları Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi ve Raporlanması Hakkında Tebliği'ndeki kriterlere uygun olarak hazırlanmalıdır. Sera gazı emisyon raporları yıllık olarak hazırlanır ve bir önceki yılın sera gazı izleme planına uygun olarak yapılan veriler ile hazırlanır. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hazırlamış olduğu İzleme ve Raporlama Tebliği İzleme Planı Kılavuzu'nda sera gazı raporunun nasıl olması gerektiği belirtilmiştir. Sera gazı emisyon raporlarının doğrulanması da Sera Gazı Emisyon Raporlarının Doğrulanması ve Doğrulayıcı Kuruluşların Akreditasyonu Tebliği’ndeki kriterlere uymalıdır.

Sera Gazı Azaltımı

Çimento üretimi, küresel emisyonların yaklaşık %5’ini oluşturur. Çimento üretiminden kaynaklı emisyonlar doğrudan ve dolaylı emisyonlar olarak sınıflanabilir. Doğrudan emisyonlar, tesis tarafından kontrol edilen emisyonlardır (dekarbonizasyon ve yakıt kaynaklı emisyonlar). Dolaylı emisyonlar ise tesisteki aktivitelerin sonucu olan ancak başka tesislerden kaynaklı emisyonlardır (elektrik enerjisi tüketimi gibi).

Türk Çimento Sektörü Pozisyonu

Türk çimento sektörü, sera gazlarının azaltımına/kontrolüne yönelik aşağıdaki kaldıraçları uygulamak üzere çalışmalar/yatırımlar yapmaktadır;

•    Enerji verimliliğini artırmak

•    Alternatif yakıt kullanmak (özellikle biyokütle kaynaklı atıklar)

•    Klinker/çimento oranını azaltmak (katkılı çimento kullanımını artırmak)

•    Yeni ve inovatif teknolojileri kullanmak (ör. Karbon yakalama, depolama ve kullanım)

Ülkemizdeki çimento fabrikaları, mevzuat uyarınca her yıl düzenli olarak sera gazı izleme, raporlama ve doğrulama sürecini gerçekleştirir.

Karbon Ticaret Sistemleri

Türkiye, Kyoto Protokolü’nün emisyon ticaretine konu olan esneklik mekanizmalarından yararlanamıyor. Ülkemizde, Kyoto Protokolü kapsamında veya ulusal emisyon ticaret sistemi veya emisyon vergi sistemi bulunmuyor. Bununla birlikte, çevresel ve sosyal sorumluluk ilkesi çerçevesinde kurulmuş Gönüllü Karbon Piyasası’na yönelik projeler uzun süredir geliştirilmekte ve uygulanmaktadır.

Türk Çimento Sektörü Pozisyonu

Sektörümüz Avrupa Birliği ve küresel ölçekte emisyon ticaret sistemi ve vergi sistemlerini yakından takip etmektedir. Ülkemizde kamu himayesinde, emisyon piyasalarına ilişkin yürütülen projeler TÜRKÇİMENTO ve sektör temsilcileri tarafından takip edilmekte ve gerekmesi halinde çalışmalara katkı sağlanmaktadır.

Takip edilen Avrupa Birliği Mevzuatı 

AB 55’e Uyum Paketi AB Yeşil Mutabakatı ve AB'nin 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedeflerini ve kapsamını içeren “55'e Uyum Paketi (Fit for 55)” taslağı, 14.07.2021’de AB Komisyonu tarafından yayınlandı. 55'e Uyum Paketi, AB'nin tek seferde yayımladığı en geniş içeriğe sahip önlem mekanizmasıdır. Bu paket, 2030 yılı için AB'nin karbon salımlarını 1990 yılı seviyesine oranla %55 azaltma hususundaki hedefleri içermektedir. Bu uyum paketi ile birlikte, AB iklim ve enerji politikalarını bütünüyle revize etme yoluna gidiyor. AB Yeşil Mutabakatı'nın önemli bir unsuru olan bu paket AB SKDM, AB ETS, enerji vergisi yönergesi, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği yönergelerinde yapılacak değişiklikleri kapsıyor. Aynı zamanda, paketin içeriğinde Avrupa sanayisini ilgilendiren Yenilenebilir Kaynaklardan Enerji Üretiminin Teşviki Direktifi, Enerji Vergilendirme Direktifi, ETS dışı sektörler için Çaba Paylaşımı Regülasyonu ve Orman Stratejisi gibi unsurlara ilişkin revizyonlar da yer almaktadır.

AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)

AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), atmosfere salınan emisyonları azaltmayı hedefleyen bir mekanizmadır. Bu bağlamda atmosfere salınan sera gazlarını sınırlayarak izne tabi tutar. Atmosfere salımı gerçekleşen sera gazlarına gelen sınırlamayla (cap), yıllık bazda ETS’ye tabi sektörler için toplam emisyon miktarı belirlenir. Belirlenmiş bu sınırlama için ETS’ye tabi firmalara karbon tahsisatları verilir. Her bir karbon tahsisatı, 1 ton CO2 salımı için verilen izindir. Bu sistem ile birlikte şirketlerin düşük emisyonlu teknolojilere geçmesinin teşvik edilmesi amaçlanmaktadır. ETS, AB'nin iklim değişikliğine karşı kullandığı en önemli mekanizmalardan birisidir. AB, 55'e Uyum Paketi kapsamında 14 Temmuz 2021 tarihinde Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)'nin revizyonu hakkında teklif sundu. Bu teklif ile birlikte ETS'ye tabi sektörlerden kaynaklı salımların azaltılması konusunda AB Yeşil Mutabakatı'na uygun şekilde düzenlenmesi hedeflenmektedir. AB ETS tahsisatlarının satışından elde edilecek tüm gelirler iklim ile ilgili harcamalara yönelik olacaktır.

AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması

AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması temelde Avrupa'daki karbon kaçağı riskini önlemeyi hedeflemektedir. AB ETS kapsamında karbon fiyatlandırması uyguluyor ve ETS kapsamında verilen bedelsiz tahsisatların giderek azaltılarak sıfırlanmasını hedefliyor. Ancak bedelsiz tahsisatların sıfırlanması karbon maliyetlerini tetikleyip karbon kaçağı riskini arttıran bir unsurdur. AB SKDM ile ETS uygulamasına eş bir karbon fiyatlandırmasının Avrupa'ya ithal edilen ürünlere uygulanması planlanıyor. Bu düzenleme ile birlikte ithalatçı ithal edilen ürünlerdeki gömülü karbon miktarına göre ürünü satın alan AB üyesi ülkeye bedel ödeyecek. Bu düzenleme ilk etapta çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre ve elektrik gibi ağır sanayi sektörleri için uygulanacak. Bu bağlamda Türkiye, Avrupa'ya çimento ve klinker ihracatı yaptığı için çimento sektörü de bu düzenlemeden etkilenecek. AB SKDM geçiş dönemi, 1 Ekim 2023 tarihi itibari ile başlayacak. Bu dönemde veri toplanması amacıyla sadece raporlama yapılacak. AB SKDM uygulaması, AB ETS bedelsiz tahsisatların kademeli olarak kaldırılması ile birlikte 2026 yılında başlayacak.

Türk Çimento Sektörü Pozisyonu

Çimento sektörünün temsilcisi TÜRKÇİMENTO, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında her yıl düzenlenen İklim Değişikliği Konferanslarını yerinde takip etmekte, zaman zaman sektörel sunumlar yapmaktadır. Buradaki gelişmeleri toplantı ve görsel olarak üyeleri ile paylaşmaktadır. TÜRKÇİMENTO, Ulusal İklim Değişikliği Kanunu ve ETS kapsamında, AB Sınırda Karbon Düzenlemesi, Yeşil Mutabakat konularında kamunun daveti üzerine ilgili komisyonlarda/çalışma gruplarında görev almaktadır.

Sayfa son güncelleme tarihi: 03.08.2023